DÜSSELDORF’TAKİ TÜRK YÜRÜYÜŞÜNE KATILDIK

DÜSSELDORF’TAKİ TÜRK YÜRÜYÜŞÜNE KATILDIK

Adımlar Avrupa’nın Almanya’da ikâmet eden mensupları olarak, Düsseldorf şehrinde “3 Mayıs Türkçülük günü” dolayısıyla düzenlenen yürüyüşe katıldık.

Türk Federasyonu’na bağlı Düsseldorf Türk Kültür Ocağı‘nın düzenlediği organizasyona Düsseldorf Ülkü Ocakları da katıldı.

Yaklaşık bin kişinin toplandığı yerde Alman polisinin baskıcı ve engelleyici tutumu yüzünden yürüyüş bir saat gecikmeli başlarken, aynı Alman polisinin 100 metre ilerdeki Etnik Kürtçüleri kollayan tutumu gözlerden kaçmadı.

ADIMLAR’ın Almanya’daki mensupları olarak söz konusu yürüyüşe Başyücelik Devlet idealinin sembolü olan Gökmavi zemin üzerine Üç Hilâl Tek Yıldız’lı Başyücelik Bayrağı ile katıldık.

Malum; Batı’daki Türk algısı ile İslâm birbirinden ayrılmaz bir bütünlüktür. Nitekim, Batı ve Batılı nazarında da İslâm Bütünlüğünü şahsiyetinde temsil eden Türk’e karşı meydana çıkarılan Batıcı Etnik Kürtçüler ve liberal çapulcular, Türk’ün şahsında büsbütün İslâm düşmanlığı ifâde eden sloganlarla Alman polisinin ardında boy gösterdiler. Bizler de, Ümmet Esası içerisinde Türk Milleti’ne mensup fertler olarak yürüyüşteydik.

Bir yetkilinin yanımıza gelip “Sizin Bayrağa kafayı takmışlar, siyasi bir simge olarak görüyorlar” demesi, ayrıca Mehter Takımı’nın sancaklarının ve kılıçlarının kaldırılması, Türk Bayraklarının üstündeki metal Hilâllerinin çıkarılması, hatta güvenlikten sorumlu gençlerin kollarındaki mavi bandajların yerine bile alelacele başka renk bandaj taktırılması, Alman Polisinin tek taraflı tutumunu gösterir nitelikteydi.

Başyücelik Devleti Bayrağı’na ve Şanlı-Şerefli tarihimizin sembollerine karşı liberal çapulcuların ve Etnik Kürtçülerin hazımsızlığını gerekçe göstererek müdahalelerde bulunan Alman polisine en son bayrağımıza karşı yapılan girişimler karşısında gerekli müdahaleyi yaparak “yetkili”lere ve polise cevabımızı verdik: Öyle ya, BOP Militanlarının her türlü bölücü-bozguncu sembollerine izin var da, İslâm Millet bütünlüğünü temsil eden bayrağımıza mı izin yok?

“Defolun!

Bu çıkışımızla bizim ve çevremizdeki dostlarımızın başlattığı protesto sesleri halka halka bütün kortejde yankılanıyor ve aynı şekilde gayrı meşru taleplerin sözcülüğünü yapan Alman polisine cevap oluyor.

Bu vesile ile yürüyüşü tertip eden organizasyon yetkililerini Gökbayrağımıza sahip çıkarak verdikleri destek dolayısıyla tebrik ve teşekkür ederiz.

Alman Polisinin bütün bu rezilliklerinden sonra, Mehter Başı’nın “Ya Allah!” sesiyle yürüyüş başladı.

Yürüyüş boyunca neredeyse her 100 Metre’de bir Alman polisinin yol vermesiyle üç-beş Etnik Kürtçünün provokasyon girişimlerine rağmen, kortejden gereken tepki anında verildi ve söz konusu provakasyonlar sönük kaldı diyebiliriz.

Alman polisinin yürüyüş öncesinde olduğu gibi, kortejin yürüyüşe geçmesiyle de aynı provakatif ve baskıcı tutumu devam etti. Sürekli olarak hızlı yürünmesi için vatandaşlarımız rahatsız edildi. Buna karşın bizler de kitlenin yürüyüşündeki heybeti bozmaması adına müdahalemizi denk geldikçe yaptık.

Yütüyüş sırasında hiç durmayan “Vatan sana canım feda”, “Kanımız alsada zafer İslâm’ın”, “Şehitler ölmez Vatan bölünmez”, “Herşey Vatan için”, “Ne mutlu Türküm diyene”,  “Kahrolsun PKK” sloganlarına, biz de İBDA Selâmıyla “Akıncı – Bozkurt Omuz Omuza”, “İşbirlikçi Köpekler hesap verecek”, “Biz biz biz, Yavuzların nesliyiz”, “Vatan – Millet – İmân”, “Ya Muntakim Allah, Bizi İntikamına memur et”, “Gaza bizim Zafer Allah’ın” sloganları yanında Almanca olarakta “Terrorist PKK – Faschist PKK – Kinder Mörder PKK – Baby Mörder PKK” (Çocuk ve Bebek katili PKK) gibi sloganlara destek verip sesleri yükseltmeye çalıştık.

Aytekin gönüldaşımızın uyarmasıyla dikkatimizi çekti: Alman Polisinin gözleri sürekli olarak bizim üzerimizdeydi. İBDA Akıncılarından ve Gökbayrağımız’dan duydukları tedirginlik gözlerinden okunuyordu.

Bunu farkeder etmez, arada bir yürüyüşün durduğu sıralarda Gökbayrağın sarılı olduğu Asayı yanımızda yürüyen Polislere vurarak, “baskıya baskı” şeklinde ileri atılmayı tecrübe ettik. Kitle içerisinde gönüldaşlarımızın pervasız tutumları karşısında Alman polisinin korteje müdahale edemez duruma gelmesi herkesin dikkatini çekti.

Düsseldor’un meşhur “Altstadt” meydanında gerçekleşen yürüyüş, İstiklâl Marşı’nın okunması ve yapılan konuşmaların ardından son buldu.

Şu şartlar içinde özellikle Batı’daki tarihi İslâm korkusunun mücessem ifâdesi olarak halâ diri olan Türk Korkusu ve düşmanlığına karşı gurbette yaşayan inanan-milliyetçi kardeşlerimize verdiğimiz bu desteğin hayırlara vesile olmasını diliyoruz.

Bu vesile ile ileriki zamanlarda başka organizasyonlar altında da “Din-Vatan-Millet” temelinde her kesimden kardeşlerimizle bir araya geleceğimizin de mesajını vermiş olduk.

Nihan Öztürk / Adımlar Almanya

08.05.2016 Pazar

Başlıksız-1

unnamed 4e5a13ff-d2f8-42ba-b6bf-0d6c2406f1d4 unnamed (3)

661fc3e2-01af-4f91-bcd6-9f026e08bd91

Başlıksız-2

e30d9dee-54a3-4ae6-9e2f-800c42c6a27e b46cacf9-0591-4148-92e6-37c09c1bd8a2 197e15a9-19b9-4d47-83f9-18460e98505d unnamed (1)

 

timthumb

Bir Cevap Yazın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Adımlar Dergisi sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya devam et